Kendi işimi kuruyorum sayfamı okuyanlar, Aralık sonunda ofisimi kapattığımı biliyorlar. Yeni iş fırsatları ve yeni bir hayat için Katar'a yola çıkıyorum bugün. Sultanahmette 5 yıl restaurant işleten arkadaşım Derya benden 3 ay önce Katar'a geçmişti, o giderken beraber gitmeyi konuşmuştuk. Aradan geçen 3 ay içerisinde İstanbul'da tekrar ne yapabilirim diye düşündüm ancak Kapalıçarşı'daki hava parasız kiralık dükkanları gördükçe moralim bozuldu. Ben de bir ay önce Katar'a gitmeye karar verdim ve biletimi Pegasus'tan 38o TL gibi bir rakama tek yön olarak aldım. Oraya gitmeden önce rutin olarak yaptığım, Meetup, Internations, Toastmasters gruplarına Doha aktiviteleri için göz attım. Biraz sonra valizi kapatıp yola çıkarım. Kalbim biraz buruk, biraz heyecanlı. Hayaller Londra'da iş kurma gerçekler Katar'da çalışma olarak gerçekleşiyor. Suudi Arabistan'da geçirdiğim bir ay, körfez ülkeleri hakkında bir bilgi veriyor bana o nedenle çok hoplaya zıplaya gitmiyorum. Ama Derya'nın orada olması benim için çok avantaj en kötü ama en kötü biraz tatil yapar geri dönerim. Nisan ayında Expo Türk-Katar Ticaret fuarı varmış. Orada müşteri bağlantısı yapmaya çalışacağım. Yine bu sayfadan sizlere gördüğümü, yediğimi, yaşantıyı birinci elden anlatmaya çalışacağım.
09 Mart 2017:
Yaklaşık 4 saatlik bir yolculuktan
sonra Doha ışıl ışıl göründü. Yukarıdan büyüleyici bir
manzarası var, şehir olarak cazibeli bir hava veriyor, halbuki
şehirle ilgili beklentilerimi çok az tutmuştum. Hava limanına
vardığımda saat 3'tü. Pasaport kontrolünde polis nerede
kalacaksın diye sordu. Doha'da dedim. Adres dediğinde ise a friend
dedim. Tabiki bu Türkiye-Katar ikili ilişkilerinin bir sonucu. Bir
Schengen ülkesi olsaydı ilk uçakla geri yollamışlardı:)
Bagajdan sonra bir türlü internete
bağlanamadım. Ve tabiki prizi kontrol etmek hiç aklıma gelmedi!
Üçlü priz kullanıyorlarmış, yaklaşık yarım saat sonra Derya
beni hava limanından karşıladı. Bu arada söylemeliyim, hava
limanı oldukça geniş ve lüks otoparkı ise çok havalı.
Derya'cım sadece 3 ay gibi kısa bir sürede bu kadar yol katetti.
İnsan kitlesine gelince, Suudi Arabistan'da geçirdiğim bir ay
sağolsun beni zihin olarak hazırlamıştı. Dünyanın uzak
ülkelerinden bütün çalışanlar burada. Değişik bir dünya
burası.
Kaldığımız yer, lojman gibi. Ev'in
içerisi sade ancak bir zaman sonra burası bizim için güzel bir
yuva olabilir. Ne de olsa yaşanılan yeri yuva yapanlar içerisinde
yaşayanlardır.
10 Mart 2017
Dün bütün günü evde geçirdikten
sonra bu sabah Derya ile birlikte kendimi dışarı atıyorum. Burada
Al Corniche diye ünlü bir sahil kenarı var orada laptop'umla
birlikte çalışacağım. İlk önce City Center alışveriş
merkezine bırakıyor Derya beni. Çalıştığı yer hemen
köşesinde, oldukça güzel bir konumda işe başlamış. City
Center bizdeki Galeria tarzı bir yer. Ancak Cuma günü olduğu için
çoğu magaza kapalı, olanlarda 11:15 gibi kapanmaya başladı Cuma
namazı için. Alışveriş merkezindeki camiye ilerliyorum. Doha'da
Cuma kılmak nasip oldu, İstanbul'da evimin dibinde Cuma'ya
gitmezken burada doğal geliyor. Mescidde hemen arkadaş yapıyorum.
Fatıma Zehra, Faslı. City Center'deki Carrefourda çalışıyormuş.
Türkiye İstanbul deyince gözleri parlıyor, ben de İstanbul'a
gelirsen ben de kalırsın diyorum. Mutlu oluyor. Telefonunu
alıyorum. Sonra herkes gidince 4 bayan kalıyor ben biraz daha uzun
kalıyorum bu kez onlar bizim için de dua et diyorlar. Tamam
diyorum. Suudi Arabistandan gezmeye gelmişler, İki ay önce
İstanbul'da tatil yapmışlar. İstanbulluyum deyince gözlerinin
içi gülüyor. Bu kez onlar beni Mekke'ye davet etti. İlk gün 2
arkadaş! Namazdan sonra Carrefour'a gidiyorum. Biraz sonra sürpriz
Fatma ekmek tezgahının başında bile! Yine konuşuyoruz. Hemen
çevre ediniyorum. Carrefour'da fiyatları gözden geçiriyorum.
Gelirken Katar'ın hep ne kadar pahalı olduğunu duymuştum,
Allah'tan sadece züccaciye ve bayan kişisel bakım pahalı. Onun
haricinde et burada ucuz, tavuk ucuz ve bakliyatlar normal. Meyve
Sebze İstanbul fiyatlarında. Yani yemeğimizi evde pişirirsek
burada rahat rahat yaşanır. Ne de olsa Orhan Veli'nin söylediği
gibi, hava bedava su bedava, camekanların önü bedava. Yurt dışı
seyahat alışkanlıklarımdan edindiğim üzere, cheddar peynir,
ekmek ve Mirinda alıyorum. Bu Mirindaya Suudi Arabistan'da
alışmıştım burada tekrar gördüğüme çok sevindim. İstanbul'a
dönerken anneme mirinda götüreyim o da çok sevmişti. İki gibi
City Center'den sahile doğru ilerliyorum. Hava Mart olmasına rağmen
sıcak, güneş kuvvetli. Birisi internette, Katar'da sonbahar, kış,
ilkbahar ve cehennem vardır diye yazmış. Hak veriyorum. İnsanlar
Cuma dolayısıyla hep sokakta, piknik yapıyorlar. Sanki Hyde
Park'ta dolaşıyorum, her türlü milletten insan var ve herkesin
yüzünde bir dinginlik ve ben seni anlıyorum çünkü ben de
vatanımdan uzaktayım ifadesi var, sanki herkes Gurbette...
Bilemiyorum ben mi duygusala bağladım. Çimenlerin üzerinde
sandviçimi yiyip insanları seyrediyorum. Artık ne olacak diye
düşünmenin gereksiz olduğunu anlıyorum. Ne olacak diye diye
Katar'a çıkaran Allah, bundan sonrası için de güzel sürprizler
hazırlamıştır diye düşünüyorum. Yolda gelirken kiralık ofis
tabelası görüyorum. Hemen emailini alıyorum. İstanbul'daki
acenteyle konuşuyorum, en azından bir fikir sahibi oluruz. Sonra
aklıma Regus geliyor, öyle ya hazır ofis kolaylığı varken neden
olmasın. Daha sonra sahilde yürümeye başlıyorum. Akşam ezanı
parkta açık alanda kılıyoruz, bayılıyorum. Costa Coffe burada
meşhur, ancak kahve fiyatları mesela latte 14 qr yani 15-16 tl'ye
denk geliyor. Ayrıca söylemeyi atladım. Döviz bürosu sadece Mavi
dolarımı aldı. Diğerleri eski dolar biz almıyoruz dedi. Kahve
esnasında tekrar internete giriyorum ve ilk Meetup grubumu açıyorum.
Doha'da Istanbul Business Opportunities diye grup açtım bakalım
ilk toplantı yarın olacak. Bugün biri kaydolmuş. Bir de burada
geçici olduğum için Couchsurfing'e baktım. Samimi olarak burayı
beğendim ve sanki hiç yurt dışı değilmişte Türkiye için de
öyle bir yere gitmişim gibi geliyor. Telefon Kartı olarak Ooredoo
firması var. İnternet pahalı 6 GB100 RY. Değişik bir sistemleri
var, Allah'tan Derya ben gelmeden önce almış. Derya'nın burada
olması benim için çok büyük bir nimet, bütün zorlukları o
yaşamış ben gelene dek bana sefa sürmesi kaldı. Onun da işleri
rast gitsin. Bir konu ise Trafik, burada her yerde kazı çalışması
var neredeyse ve sol ve sağa girişler kesin refüjlerle ayrılmış
eğer yol ortasında şeridinizde değilseniz hiç şansınız yok!
Benim burada araba kullanabilmem mucize olur Allah'tan Derya var ve
özel arabasıyla servis çeken birinin numarasını verdi. Almeera
diye alışveriş merkezine gidiyoruz ve gece 23:00 gibi evdeyiz.
Uyumam 2'yi buluyor.
11 Mart 2017:
Dün o kadar yoruldum ki bugün
sanıyorum evden çalışacağım.
12 Mart 2017:
Dün turizm acentelerine tanıtım
maili yolladım. Akşam üzeri bir tanesi yanıtladı. Randevü
talebimi olumlu yanıtlamışlar. Yarın onlara kısa bir ziyaret
yapacağım. Adreslerini kontrol ediyorum 37 dakika yürüme
mesafesinde. Harika! Henüz burada otobüsleri kullanmayı
öğrenemediğim için ulaşım Derya olmazsa zor benim için. Derya
bu trafikte araç kullanabiliyor ya, gözümde bir kademe daha
artıyor gerçekten deli gibi araç kullanıyorlar, bu kadar sakin
bir şehir de bu kadar trafikte agresif olmanın anlamını
çözemiyorum. Sanıyorum, normal hayata karışamayan ve hep çalışan
pozisyonunda olan kişiler, direksiyon başına geçince ilk defa
önemsendiklerini hissediyorlar ve biz de varız diyorlar yoksa bu
kadar sakin sakin sokakta akan hayat, trafikte nasıl böyle stresli
olabiliyor.
Dün akşama kadar evdeydim ancak Derya
yorgun olmasına rağmen dışarı çıkmakta ısrar etti. İlk önce
festival alanına gidiyoruz Katara'da. Al Corniche gibi ancak yürüme
alanı farkllı. Küçük küçük pavyonların olduğu standlar ve
bolca türk standları. Bizdeki Sultanahmet pavyonları gibi. Sonra
St Regis'deki The Club'a gidiyoruz. Hotel oldukça şaşalı, içeri
girerken pasaportu gösterip girebiliyoruz ancak. Salı ve Cumartesi
geceleri Senorita gecesiymiş yani bayanlara hem ücretsiz hem de
içeri iki içecek hakkı veriyorlar! Derya!nın dans arkadaşlarından
birini görüyoruz diğerleri Salsa olmadığı için Hilton'a
geçmiş. Biz keyfini çıkardık, çok kalabalık değildi. Derya
ile en son Küba Salsa'da Beşiktaş'ta dans etmiştik:)) Kısmette
Doha The Club'da dans etmek de varmış! Sonra diğer arkadaşlarının
yanına Hilton'a geçiyoruz. Hemen kaynaşmış burada Derya ve çok
da güzel etmiş! Gece 2 gibi eve geçiyoruz. Sabah Regus ofisten
aradılar bu öğleden sonra onları ziyarete gideceğim.
Couchsurfing'den Hüseyin diye bir arkadaş yazdı dün, sağolsun
kalma sorunu olursa kapımı açarım diyor.. Burayı sevdiğimi
söylemişmiydim?
Saat 4'te Al Fardan'a gitmek üzere
sokağa iniyorum. Derya'sız bu ilk çıkışım olacak. Kapının
önündeki elektronik markete anahtar yaptırmak için giriyorum.
Orada anahtar yapılmıyormuş, Nuridi diye bir hintli sağolsun çok
yardımcı oluyor. Biraz laflıyoruz ve Al Fardan'a gitmem için
taksi ayarlıyor. 10 dakika sonra Al Fardan'ın kapısında iniyorum
aslında City Center'in arka kapısıymış. Al Fardan'ın girişi
çok şaşaalı hem rezidans hem office towers olarak kullanılıyor.
Regus'un ofisini geziyorum. İstanbul'da da benzer bir Eofis
kullandığım için sistemlerine çok aşinayım. Bazen geçmişe
bakınca bir şey yapmamışım gibi görünüyor, halbuki böyle
yeni bir yapılanma için her şey elimin altında kadar kolay.
Regus'un yeri gerçekten çok güzel hele deniz manzaralı ofisine
bayıldım. Kiralar 10.000 QR dan başlıyor ama Doha gibi bir yerin
belki en güzel konumlarından biri için normal diye düşünüyorum.
Sonra City Center'e geçiyorum dün yaptıramadığım anatarı
yaptırıp Derya ile buluşuyoruz ve İkea'ya gidiyoruz. Daha doğrusu
gidemiyoruz çünkü yolu o kadar sapaki ne yapacağımızı uzun bir
müddet kestiremiyoruz yarım saatlik kaybolmadan sonra İkea'dayız.
Allah'tan Doha ufak bir yer ne kadar kaybolabilirsin ki.
Alışverişimiz 11 gibi bitip eve geliyoruz. Yorgunluktan ölüyoruz.
13 Mart 2017:
Bugün Turizm Acentesi ile saat 14:00
te randevüm var. Heyacanlıyım. Google Map 37 dakika yurume
mesafesi gösteriyor. Önce aşağıda otobüs için kart almak
istiyorum Smartart ancak en az 30 QR. Söylemişmiydim, döviz
büroları sadece mavi dolar kabul ediyor, İstanbul'dan getirdiğim
dolarlar işime yaramadı. Yarın Merkez Bankasında değiştireceğim.
Teknoloji güzel şey, eskiden insanlar yıldızlara bakarak yön
bulurlarmış şimdiyse Google Map var. Yarım saat içerisinde
turizm acentesinin önünde buluyorum kendimi. Bay Amila, yarım
saatlik bir görüşme yapıyoruz. Diyor ki eskiden çok müşteri
gönderiyorduk ancak son olaylardan sonra talep kesildi. Ne
diyebilirim ki, seçimden sonra diyorum. Oradan ayrılıp yol boyunca
gördüğüm Trading Firmalarına uğraya uğraya geliyorum. İki
firmaya girip kart bırakıyorum. Daha önce internetten aradığım
trading firmaları hepsi bir sokakta. Bing Road.
Eve tekrar bu kez daha kestirmeden
geliyorum. Yolda Nuridiye rastlıyorum, beni görünce selam veriyor.
Tekrar konuşuyoruz. Ne zaman ne bilgi lazımsa sor buradayım diyor.
Sağolsun.
Yarın sabah Meetup toplantısı var
bayanlar kahve günü. Bakayım bir de onlara katılayım.
10 Nisan 2017:
Doha'ya geleli tam 1 ayı geçti. Şehre iyice ısındım ve nihayet geçen hafta otobüslerini kullanmaya başladım. Aslında basitmiş Karwa otobüslerinin basit bir yol haritası var. Bizdeki Akbil ayarı Smart cardları var. İlk seferimi City Center'e yaptım. İkinci kez ise Villagio Mall'e gittim. Villagio Metris'te bulunan Via Port Venezia'nın benzeri bir alışveriş merkezi önünde ise aspire park diye büyükçe bir park var. Buradaki parklarda insanlar gün boyu vakit geçirebiliyorlar. Piknik oldukça yaygın bir de hava gittikçe ısınmadan mümkün olduğunca dışarıda vakit geçirmek istiyorlar sanırım.
Bu arada tam 4 adet meetup toplantısı düzenledim. İlki İstanbul life ve iki iyi arkadaş edindim. Sonra kendini geliştirme ve türkçe arapça pratikte ise Yusufla tanıştım. Yusuf daha sonra beni Katara festival alanına davet etti. Bir türk arkadaşım ise Mall of Qatar'a götürdü. Burada gezebileceğiniz ya sahil kısmı var ya da alışveriş mağazaları. Kalanlar kazı halinde evler ve iş yerleri.
İki Cuma öncesi Museum Islamic Art'ı gezdim. Müze tam sahilde ancak içinde çok fazla sergilenen eser yok. Önünde ise koca bir panayır alanı var. Resimleri daha sonra yükleyebileceğim.
Burada Toastmaster Klübüne iki kez gittim. Toastmaster gerçekten yeni bir şehirde insana ilaç gibi geliyor, hem güzel insanlarla tanışıyorsunuz hem de güvende hissediyorsunuz.
Burada internet oldukça pahalı ve Ooredoo hattı var. 6 gb internet için 100qr ödeyip 3 hafta zor idare edebiliyoruz. Süpermarket yaklaşık %20 daha pahalı. Kozmetik ve hijyen ve mutfak eşyaları ise neredeyse %50 daha pahalı.
Önümüzdeki hafta Türkiye'de seçimler var ve kalbimiz orası için atıyor.
14 Mart:
Sabah 10'da meetup toplantısı var
Suoq Wakıf'ta. Evden çıkmam neredeyse 11 i buluyor ve daha en az
25 dakika yürümem gerekiyor! Gideceğim yol tam bir inşaat alanı
her yer ama her yer kazı!
Google Map'i takip ederek Souq Wakıfa
varıyorum. Biraz hüzünlü, eski bir pazar yeri. Bizim kapalı
çarşı gibi ama eski versiyonu. Çok ama çok yaşlı insanlar var
hamallık yapan. Bir tanesini görüyorum tek gözü görmüyordu
sanıyorum taşıma sandığı ile orada bekliyor. Biraz hüzünlü
biraz terkedilmiş bir kapalı çarşı, hediyelik eşyalarıyla
kumaş mağazaları ve nargile kafeleriyle güzel ve hüzünlü bir
pazar. Buluşacağımız yer Zatara burada yaşayan bayanlar her salı
günü meetup üzerinden buluşup kahvaltı yapıyorlarmış. Ben son
yarım saatlerine yetişebildim, grup ilginçti, eşleri
çalışıyormuş, hanımlar da çocuklar okuldayken ya da kimisi
emekli olmuş buluşup vakit geçiriyorlar. Olmazsa olmazı Türk
restaurantını görüyorum.Biraz laflıyoruz sonra dolarımı
bozdurmak için Katar Merkez Bankasını buluyorum ama tahmin
edebildiğim üzere bozmuyorlar bir ihtimal daha havalimanına
gideceğim. Orada bozuyorlarmış, ya da bir google yapayım bakayım.
Sonra yürüye yürüye tekrar eve
dönüyoruz. Derya'nın doğum günü bugun. Salsa arkadaşlarıyla
birlikte St Regis'e gidiyoruz. Salsa partisi oldukça güzeldi.
15 Mart:
Bugün saat 12:30 da müşteri ile
buluşmak üzere Lagoon Mall'e gideceğim ancak önce Western Union'a
gideceğim. Pasaportumda vize son tarihi görülmediği için parayı
vermediler nedir burada parayla çektiğim sıkıntı neyseki bir
başka şubesi bozdu. Lagoon Mall'de müşteriye yine geç
yetişiyorum, toplantı güzel geçiyor. Alışveriş merkezi ise
bomboş. Kiralar yüksek olmalı peki bu kadar alışveriş merkezi
boşken kim alışveriş yapıyor. Bir de şehirde deli gibi hummalı
çalışma var ancak şehirde kimse yok. Kim oturacak buralarda bir
muamma.
Şehirdeki toplu taşıma gerçekten
çok zayıf. Alışveriş merkezinden tekrar Al Corniche'e geçiyorum.
Louis diye bir arkadaşla buluşup, sahilde biraz yürüyoruz.
10 Nisan 2017:
Doha'ya geleli tam 1 ayı geçti. Şehre iyice ısındım ve nihayet geçen hafta otobüslerini kullanmaya başladım. Aslında basitmiş Karwa otobüslerinin basit bir yol haritası var. Bizdeki Akbil ayarı Smart cardları var. İlk seferimi City Center'e yaptım. İkinci kez ise Villagio Mall'e gittim. Villagio Metris'te bulunan Via Port Venezia'nın benzeri bir alışveriş merkezi önünde ise aspire park diye büyükçe bir park var. Buradaki parklarda insanlar gün boyu vakit geçirebiliyorlar. Piknik oldukça yaygın bir de hava gittikçe ısınmadan mümkün olduğunca dışarıda vakit geçirmek istiyorlar sanırım.
Bu arada tam 4 adet meetup toplantısı düzenledim. İlki İstanbul life ve iki iyi arkadaş edindim. Sonra kendini geliştirme ve türkçe arapça pratikte ise Yusufla tanıştım. Yusuf daha sonra beni Katara festival alanına davet etti. Bir türk arkadaşım ise Mall of Qatar'a götürdü. Burada gezebileceğiniz ya sahil kısmı var ya da alışveriş mağazaları. Kalanlar kazı halinde evler ve iş yerleri.
İki Cuma öncesi Museum Islamic Art'ı gezdim. Müze tam sahilde ancak içinde çok fazla sergilenen eser yok. Önünde ise koca bir panayır alanı var. Resimleri daha sonra yükleyebileceğim.
Burada Toastmaster Klübüne iki kez gittim. Toastmaster gerçekten yeni bir şehirde insana ilaç gibi geliyor, hem güzel insanlarla tanışıyorsunuz hem de güvende hissediyorsunuz.
Burada internet oldukça pahalı ve Ooredoo hattı var. 6 gb internet için 100qr ödeyip 3 hafta zor idare edebiliyoruz. Süpermarket yaklaşık %20 daha pahalı. Kozmetik ve hijyen ve mutfak eşyaları ise neredeyse %50 daha pahalı.
Önümüzdeki hafta Türkiye'de seçimler var ve kalbimiz orası için atıyor.